Birleşme sonrası 288 milyar dolarlık varlığa sahip ülkenin dokuzuncu büyük bankası doğacak. Comerica, “kötü performans” nedeniyle aktivist yatırımcı baskısı altındaydı.
ABD’nin bölgesel bankacılık devlerinden Fifth Third Bancorp, rakibi Comerica’yı 10,9 milyar dolarlık bir hisse anlaşmasıyla satın alacağını duyurdu. Bu işlem, 2025 yılının şu ana kadarki en büyük banka birleşmesi olarak kayıtlara geçerken, ABD’nin en büyük dokuzuncu bankasının doğuşuna zemin hazırladı.
Birleşmenin Künyesi
Kategori | Detay |
Alıcı Banka | Fifth Third Bancorp (FITB) |
Satın Alınan Banka | Comerica (CMA) |
Anlaşma Değeri | 10,9 Milyar Dolar (Tamamı hisse) |
Prim Oranı | %20 (Son 10 günlük ortalama fiyata göre) |
Yeni Bankanın Büyüklüğü | ~288 Milyar Dolar Varlık (ABD’nin 9. büyüğü) |
Yeni Ortaklık Yapısı | %73 Fifth Third, %27 Comerica hissedarları |
Anlaşmaya göre Comerica hissedarları, sahip oldukları her bir hisse için 1,8663 Fifth Third hissesi alacak. Bu da hisse başına yaklaşık 82,88 dolarlık bir değere ve Comerica’nın son 10 günlük ortalama fiyatına göre %20’lik bir prime işaret ediyor.
Fifth Third CEO’su: “Stratejimizde Dönüm Noktası”
Birleşmenin tamamlanmasının ardından oluşacak olan yeni bankanın %73’ü Fifth Third, %27’si ise Comerica hissedarlarına ait olacak.
Fifth Third CEO’su Tim Spence, anlaşmayı “stratejimizde dönüm noktası” olarak nitelendirdi. Spence, Comerica’nın orta ölçekli işletmeler (KOBİ) bankacılığındaki gücünün ve iki bankanın coğrafi olarak birbirini tamamlayan yapısının bu birleşmeyi doğal bir adım haline getirdiğini söyledi.
Aktivist Yatırımcı Baskısı Satış Getirdi
Dallas merkezli Comerica, bir süredir aktivist yatırımcı fonu HoldCo Asset Management‘ın baskısı altındaydı. Bankanın %1,8 hissesine sahip olan fon, Comerica yönetimini “kötü performans” ve Hazine Bakanlığı’nın önemli “Direct Express” kart programı sözleşmesini kaybetmesine yol açan “hatalar” nedeniyle sert bir şekilde eleştiriyordu. İronik bir şekilde, Comerica’nın kaybettiği bu sözleşme, geçtiğimiz ay beş yıllığına yeni sahibi olan Fifth Third’e verilmişti.
Comerica CEO’su Curt Farmer, birleşme sonrası başkan yardımcısı olarak görev alacak ve emekliliğinin ardından Fifth Third yönetimine katılacak.
Finans Hattı Yorumu:
Bu dev birleşme, ABD bölgesel bankacılık sektöründeki konsolidasyon dalgasının hızlandığını gösteren en son ve en güçlü işarettir. Bu, sadece iki bankanın birleşmesinden çok daha fazlası; sektörün geleceğine dair önemli sinyaller barındırıyor.
-
“Büyük Olan Kazanır” (Scale is King): Yüksek faiz ortamı, artan regülasyon maliyetleri ve teknoloji yatırımı ihtiyacı, küçük ve orta ölçekli bankaları baskı altına alıyor. Bu birleşme, “ölçek ekonomisi” yaratarak maliyetleri düşürmek, teknolojiye daha fazla yatırım yapmak ve Wells Fargo, JPMorgan Chase gibi devlerle rekabet edebilmek için “daha büyük olmanın” bir zorunluluk haline geldiğini gösteriyor.
-
Aktivist Yatırımcıların Gücü: Bu anlaşma, aktivist yatırımcıların bir şirketin kaderini nasıl değiştirebileceğinin ders niteliğinde bir örneğidir. HoldCo Asset Management, sadece %1,8’lik bir paya sahip olmasına rağmen, yönetime yaptığı kamuoyu baskısıyla tüm bir bankanın satılmasına yol açmıştır. Bu, “kötü performans” gösteren yönetimlerin artık koltuklarında rahat oturamayacağının bir işaretidir.
-
Stratejik Sinerji ve Tamamlayıcılık: Fifth Third CEO’sunun da belirttiği gibi, bu birleşme stratejik olarak son derece mantıklı. Fifth Third’in bireysel bankacılıktaki gücü ile Comerica’nın KOBİ (ticari) bankacılığındaki uzmanlığının birleşmesi, yeni bankaya her iki alanda da daha güçlü bir rekabet avantajı sunacaktır. Ayrıca, Hazine’nin “Direct Express” kart sözleşmesinin de Fifth Third’e geçmesiyle önemli bir sinerji yaratılmış oldu.
-
Piyasalar İçin Anlamı: Bu haberin ardından Comerica (CMA) hisselerinde, ödenen %20’lik prime paralel olarak sert bir yükseliş yaşanması kaçınılmazdır. Fifth Third (FITB) hisseleri ise, birleşmenin getireceği sinerji potansiyeli ile bu büyük satın almanın yaratacağı kısa vadeli maliyet ve entegrasyon riskleri arasında dalgalanabilir. Bu anlaşma, diğer orta ölçekli bölgesel bankalar üzerinde de “ya birleş ya da rekabette geri kal” baskısı yaratarak, sektörde yeni bir M&A (birleşme ve satın alma) dalgasını tetikleyebilir.