Fransa’da Hükümet Krizi ve Japonya’da Liderlik Değişimi, Küresel Piyasalarda Güvenli Liman Talebini Dolara Yönlendirdi
Dolar, bugün yükseliş trendini korurken haftalık kazançlarını genişletti. Amerika’da devam eden hükümet kapanması tartışmalarına rağmen, euro ve Japon yeni üzerindeki siyasi ve ekonomik baskılar doların küresel piyasalarda değer kazanmasını sağlıyor.
Euro Baskı Altında: Fransa’daki Siyasi Kriz
Fransa’da Başbakan Sebastien Lecornu’nun istifası ve hükümetin dağılması, euro üzerinde ciddi bir baskı oluşturdu. Siyasi belirsizlik, yatırımcıların euro’dan uzaklaşmasına neden oldu. Euro, dünkü işlemlerde Ağustos ayı sonundan bu yana görülen en düşük seviyeye geriledikten sonra bugün %0,2 düşüşle 1,1603 doları gördü. Euro, hafta genelinde şu ana kadar yaklaşık %1 oranında değer kaybetti. Öte yandan, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un yeni bir başbakan atayabileceği yönündeki haberler, piyasalarda erken seçim riskinin azalabileceği beklentisini gündeme getirerek euro’ya sınırlı da olsa destek sağladı. ING’den Chris Turner, bu gelişmenin Almanya ve Fransa devlet tahvilleri arasındaki getiri farkını daralttığını ve bu durumun euro üzerinde toparlanma etkisi yaratabileceğini belirtti.
Yen Değer Kaybetti: Japonya’daki Siyasi Değişim
Japon yeni de bu hafta değer kaybeden diğer önemli gelişmekte olan ülke para birimi oldu. Japonya’da iktidardaki Liberal Demokrat Parti’nin liderliğine muhafazakâr çizgideki Sanae Takaichi’nin seçilmesi, ülkenin yeni başbakanı olabileceği beklentisini güçlendirdi. Bu siyasi değişimle birlikte, Japonya’nın genişleyici maliye politikalarına ve gevşek para politikasına geri dönebileceği öngörüsü yeni üzerinde satış baskısı yarattı. USD/JPY paritesi, bugün %0,35 yükselişle 153,21 seviyesini gördü. Yen, haftalık bazda şu ana kadar dolar karşısında %3,50’den fazla değer kaybetti.
Dolar Endeksi İki Ayın Zirvesinde
Euro ve yen üzerindeki zayıflıklar, doların güçlü kalmasına katkı sağladı. Dolar endeksi (DXY), günün ilk yarısında %0,20 artışla 99,10 seviyesine çıkarak son iki ayın en yüksek düzeyine ulaştı. Bu gelişme, yatırımcıların ABD ekonomisine olan güvenden çok, diğer büyük ekonomilerdeki siyasi ve makroekonomik belirsizliklerden kaynaklanan yönelim değişiminin bir yansıması olarak görülüyor.
ABD Hükümet Kapanması ve Fed Beklentileri
Öte yandan, ABD’de devam eden hükümet kapanmasına ilişkin gelişmeler piyasaları meşgul etmeye devam ediyor. Kapanmanın uzun sürmesi durumunda, Ekim ayındaki Fed toplantısı öncesinde bazı ekonomik verilerin yayımlanamaması ihtimali, para politikasına ilişkin belirsizlikleri artırabilir. ABD Merkez Bankasının son toplantı tutanaklarında, istihdam piyasası risklerindeki artış nedeniyle bir faiz indiriminin masada olduğu, ancak enflasyonun halen yukarı yönlü risk barındırdığı vurgulanmıştı.
Yatırımcılar, Fed’in Ekim ayındaki toplantısında 25 baz puanlık bir faiz indirimi yapabileceğini fiyatlamaya devam ediyor. Ancak, ekonomik verilerin zamanında yayımlanamaması ve politika yapıcılar arasındaki görüş ayrılıkları, bu beklentilerin sınırlı kalmasına neden oluyor.
Finans Hattı Yorum: Küresel döviz piyasalarında bu hafta doların yükselişi, başta Fransa ve Japonya olmak üzere diğer büyük ekonomilerdeki siyasi belirsizliklerden kaynaklanıyor. Fransa’daki hükümet krizi, Euro Bölgesi’nin ikinci büyük ekonomisindeki siyasi risk algısını artırarak euro üzerinde ciddi bir baskı oluşturdu. Japonya’da ise iktidar partisi içindeki liderlik değişimi ve beraberindeki genişleyici maliye politikalarına dönüş beklentileri, yeni üzerinde değer kaybına yol açtı. Bu durumlar, küresel yatırımcıları güvenli liman olarak görülen dolara yönlendirdi.
Dolar Endeksi’nin iki ayın zirvesine çıkması, sadece ABD ekonomisinin sağlamlığından değil, aynı zamanda diğer büyük ekonomilerdeki zayıf siyasi ve makroekonomik görünümlerden besleniyor. ABD’deki hükümet kapanması tartışmaları, Fed’in para politikası kararları öncesinde belirsizlik yaratma potansiyeli taşısa da, euro ve yen’deki zayıflık bu etkiyi şimdilik gölgeliyor. Fed’in faiz indirimi beklentileri hala masada olsa da, ekonomik verilerin gecikmesi ve komite içindeki görüş ayrılıkları, bu beklentilerin yönünü değiştirebilir. Kısa vadede, diğer büyük ekonomilerdeki siyasi ve ekonomik belirsizlikler devam ettikçe, doların küresel ölçekteki güçlü duruşunun sürmesi muhtemel görünüyor.