Reel sektördeki toparlanma sinyallerine rağmen, hane halkının geleceğe yönelik beklentilerindeki bozulma dikkat çekti.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Eylül ayına ilişkin ekonomik güven endeksi verilerini yayımladı. Ekonominin genel gidişatına dair önemli bir öncü gösterge olan ekonomik güven endeksi, Ağustos ayındaki 97,9 seviyesinden, Eylül ayında %0,1‘lik cüzi bir artışla 98,0 değerini alarak yatay bir seyir izledi. Endeksin yatay kalmasının arkasında, reel sektördeki toparlanma ile tüketici güvenindeki düşüşün birbirini dengelemesi yattı.
Eylül Ayı Güven Endeksi Karnesi
Endeks | Eylül Değeri | Aylık Değişim (%) | Sinyal |
Ekonomik Güven Endeksi | 98,0 | +0,1 | Yatay |
İnşaat Sektörü | 88,3 | +3,6 | Güçlü Toparlanma |
Perakende Ticaret | 109,2 | +0,4 | Pozitif |
Reel Kesim (İmalat) | 100,8 | +0,2 | Pozitif |
Hizmet Sektörü | 111,0 | -0,1 | Hafif Negatif |
Tüketici Güveni | 83,9 | -0,4 | Negatif |
Üretici İyimser, Tüketici Karamsar
Verilerin alt kalemleri incelendiğinde, ekonomi içinde bir ayrışma olduğu net bir şekilde görüldü. Üretici tarafında pozitif bir hava hakimken, tüketici tarafında karamsarlık devam etti.
-
Pozitif Tarafta: En güçlü toparlanma %3,6‘lık sert bir artışla inşaat sektörü güven endeksinde yaşandı. Reel kesim (imalat sanayi) güven endeksi %0,2, perakende ticaret sektörü güven endeksi ise %0,4 oranında artarak üretici ve satıcıların geleceğe yönelik beklentilerinde bir miktar iyileşme olduğunu gösterdi.
-
Negatif Tarafta: En önemli negatif sinyal, tüketici güven endeksinden geldi. Hane halkının ekonomik beklentilerini yansıtan endeks, %0,4 oranında azalarak 83,9 değerine geriledi. Hizmet sektörü güven endeksi de %0,1’lik sınırlı bir düşüş kaydetti.
Finans Hattı Yorumu:
Eylül ayı ekonomik güven endeksi, Türkiye ekonomisinin “iki vitesli” görünümünü teyit eden, son derece önemli bir veri seti sunuyor. Manşet rakamın yatay kalması, aslında altında yatan iki zıt yönlü güçlü hareketi gizliyor.
-
Üretici Tarafı Direnç Gösteriyor (Pozitif Sinyal): İnşaat, imalat ve perakende gibi reel sektörün kalbini oluşturan alanlardaki güven artışı, uygulanan sıkı para politikasına rağmen ekonominin üretim ve yatırım tarafının henüz sert bir yavaşlamaya girmediğini gösteriyor. Özellikle inşaat sektöründeki güçlü toparlanma, gelecekteki yatırım harcamaları için bir öncü gösterge olabilir. Bu, ekonomi yönetiminin arzuladığı “yumuşak iniş” senaryosunu destekleyen bir gelişmedir.
-
Tüketici Alarm Veriyor (Negatif Sinyal): Tüketici güvenindeki düşüş, programın Aşil topuğudur. Bu, yüksek enflasyonun, artan hayat pahalılığının ve sıkılaşan kredi koşullarının hane halkı bütçesi üzerinde ne kadar ağır bir baskı yarattığını net bir şekilde gösteriyor. Tüketicinin geleceğe yönelik karamsarlığının artması, önümüzdeki dönemde iç talebin ve tüketim harcamalarının yavaşlayacağının en güçlü işaretidir.
-
Merkez Bankası İçin Anlamı: Bu tablo, TCMB’nin neden ince bir ip üzerinde yürüdüğünü gösteriyor. Bir yanda, hala canlı olan üretici tarafı nedeniyle enflasyonla mücadelede sıkı duruşu sürdürmek zorunda. Diğer yanda ise, giderek zayıflayan tüketici tarafının ekonomiyi derin bir resesyona sürüklemesini engellemek durumunda.
Sonuç olarak, bu veriler ekonomi yönetiminin dezenflasyon sürecinde doğru yolda olduğunu ancak bu yolun en zorlu kısmının, yani iç talebi ekonomiyi resesyona sokmadan soğutma görevinin hala önlerinde durduğunu teyit ediyor. Piyasalar, bu ayrışmanın önümüzdeki aylarda hangi yöne evrileceğini görmek için gelecek olan perakende satış ve sanayi üretimi verilerini daha da yakından izleyecektir.