400 Milyar Liralık Vergi Kaybı İddiası Gündemde: Maliye ve İş Dünyası Uygulamadan İstediğini Alamadı
İş dünyasının önce uygulanması için ısrar ettiği, ancak ortaya çıkan beklenmedik vergi yükü nedeniyle bu kez iptal edilmesi için yoğun kulis yürüttüğü enflasyon düzeltmesi uygulamasının 3 yıl ertelenmesi gündemde. Bazı hesaplamalara göre yaklaşık 400 milyar liralık vergi kaybına yol açtığı belirtilen uygulama, hem Maliye’nin hem de iş dünyasının istediği sonuçları vermedi.
İş Dünyasının Talebi Karşılık Buldu
Enflasyonun üç yılda kümülatif olarak yüzde 100’ü ve ilgili yılda yüzde 10’u geçmesi halinde zorunlu olan enflasyon düzeltmesi uygulamasının, ortaya çıkardığı ek vergi yükü nedeniyle iş dünyasından gelen tepkilerin sonuç verdiği belirtiliyor. Ertelemeye ilişkin yasal düzenlemenin de yılbaşından önce hayata geçirileceği ifade ediliyor.
Ancak bazı kaynaklar, çeşitli platformlarda Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkililerinin söz vermesine rağmen, Gelir İdaresi Başkanlığı’na bu konuda henüz somut bir talimat gelmediğinin altını çizerek belirsizliğin devam ettiğine işaret ediyor.
Uygulamanın Geçmişi ve Mevcut Durum
İlk olarak 2004 yılında uygulanan enflasyon düzeltmesi, uzun bir aranın ardından 2021 yılı sonu itibarıyla yeniden zorunlu hale gelmişti. Ancak yapılan düzenlemelerle uygulama önce 2023 sonuna, ardından da 2024 yılı geçici vergi dönemleri için ertelenmişti.
2025 yılında ise şirketlerin geçici vergi dönemlerinde enflasyon düzeltmesi yapmaması, ancak yıl sonunda kurumlar vergisi beyannamesi hazırlanırken düzeltme yapılmış bilançoları dikkate alarak kazancını beyan etmesi kararlaştırılmıştı. Yeni düzenlemeyle bu uygulamanın 3 yıl süreyle tamamen ertelenmesi bekleniyor.
Yapılacak düzenleme ile enflasyon düzeltmesi kavramının mevzuattaki yerini koruması ve gelecekte koşulların oluşması halinde yeniden gündeme gelmesi bekleniyor.
Finans Hattı Yorum: Enflasyon düzeltmesi uygulamasının 3 yıl daha ertelenmesi, son dönemin en önemli mali gündem maddelerinden birinin rafa kalkması anlamına geliyor. Bu kararın arkasında yatan temel neden, teoride şirketlerin enflasyondan arındırılmış gerçek kârlarını görmesini sağlaması gereken uygulamanın, pratikte birçok firma için beklenmedik ve yüklü bir vergi faturası çıkarmasıdır. Özellikle duran varlıkları az, stokları ve öz sermayesi güçlü olan şirketler, bu düzeltme sonrası kârlarının fiktif olarak şiştiğini ve daha fazla vergi ödemek zorunda kaldıklarını gördüler.
İş dünyasının bu konudaki yoğun lobi faaliyetlerinin sonuç vermesi, hükümetin de mevcut ekonomik konjonktürde şirketlerin üzerindeki mali yükü artırmak istemediğini gösteriyor. Ancak, uygulamanın ertelenmesi iki önemli sorunu da beraberinde getiriyor:
-
Mali Disiplin Algısı: 400 milyar TL gibi devasa bir potansiyel vergi gelirinden vazgeçilmesi, kamu maliyesi ve bütçe disiplini hedefleri açısından soru işaretleri yaratabilir.
-
Bilanço Şeffaflığı: Enflasyon düzeltmesinin yapılmaması, şirket bilançolarının enflasyonun yarattığı fiktif kârları içermeye devam edeceği anlamına gelir. Bu da, yatırımcıların şirketlerin gerçek finansal performansını analiz etmesini zorlaştırır ve bilançoların vypısal sağlığının bozulmasını beraberinde getirir.
Sonuç olarak bu erteleme, kısa vadede iş dünyasını rahatlatan bir “aspirin” niteliğinde olsa da, yüksek enflasyon ortamında bilançoların gerçeği yansıtmaması gibi yapısal bir sorunu “halının altına süpürmek” anlamına geliyor. Maliye’nin şimdi, hem bütçe gelirlerini artıracak hem de şirketlerin bilançolarını daha şeffaf hale getirecek alternatif ve daha dengeli bir formül üzerinde çalışması gerekecektir.

