Trump’ın da katıldığı toplantıda, Rus petrolü almaya devam eden ülkelere %100’e varan gümrük vergileri getirilmesi masaya yatırıldı. “Baskıyı en üst düzeye çıkarmanın zamanı geldi” denildi.
Dünyanın en büyük yedi ekonomisinden oluşan G7 ülkeleri, Rusya’nın Ukrayna’daki savaşı finanse etmesini sağlayan petrol gelirlerini kesmek için bugüne kadarki en sert adımları atmaya hazırlanıyor. G7 bakanlarının yaptığı sanal toplantı sonrası yayımlanan ortak bildiride, Moskova’nın enerji gelirlerine yönelik baskının “en üst düzeye çıkarılmasının zamanının geldiği” ve bu kapsamda yaptırımları delen üçüncü ülkelerin hedef alınacağı vurgulandı.
Yeni Yaptırım Planının Künyesi
Kategori | Detay |
Kararı Alan | G7 Ülkeleri |
Hedef | Rusya’nın Petrol Gelirleri |
Yeni Strateji | Yaptırımları delen üçüncü ülkeleri (örn: Çin, Hindistan) hedef almak |
Masadaki Araçlar | Gümrük Vergileri (%50-%100 arası), İthalat/İhracat Yasakları |
Trump’ın Rolü | Toplantıya telefonla katılarak Çin ve Hindistan’a vergi uygulanması fikrini gündeme getirdi. |
Hedef Artık Sadece Rusya Değil
G7 bakanları, bugüne kadar Rusya’ya odaklanan yaptırımların kapsamını genişleterek, savaşın başından bu yana Moskova’dan petrol alımını artıran ve yaptırımlardan kaçmasına yardımcı olan ülkeleri ve şirketleri de hedef alacaklarını açıkladı.
Ortak bildiride, bu hedefe ulaşmak için “gümrük vergileri de dahil olmak üzere ticaret önlemlerinin önemi” konusunda mutabakata varıldığı ve Rus gelirlerini kesmek için yeni ithalat veya ihracat yasakları üzerinde çalışıldığı belirtildi.
Trump Masaya “%100 Vergi” Teklifini Koydu
Toplantının en dikkat çekici anlarından biri, ABD Başkanı Donald Trump’ın görüşmelere telefonla katılması oldu. Resmi bir kaynağa göre Trump, toplantıda Çin ve Hindistan gibi Rus petrolünü almaya devam eden ülkelere, bu ülkelerden yapılan ithalata %50 ila %100 arasında değişen oranlarda gümrük vergisi uygulanması olasılığını masaya getirdi.
ABD’nin, Avrupa Birliği’nin de benzer adımları atması koşuluyla, Rus petrolü alıcılarını hedefleyen bu tür geniş kapsamlı gümrük vergilerini uygulamaya hazır olduğu bildiriliyor.
G7 bakanları, konunun tüm detaylarını bu ay Washington’da yapılacak IMF ve Dünya Bankası yıllık toplantıları sırasında yeniden ele almayı kararlaştırdı.
Finans Hattı Yorumu:
Bu, Batı’nın Rusya’ya yönelik ekonomik savaşında bir “perde yükseltme” hamlesidir. G7, artık sadece Rusya’yı cezalandırmanın yeterli olmadığını, aynı zamanda Rusya’nın “ekonomik can damarlarını” açık tutan üçüncü ülkeleri de denkleme dahil etmeden sonuç alamayacağını anlamış görünüyor.
Bu kararın potansiyel piyasa etkileri devasa olabilir:
-
“İkincil Yaptırım” Tehdidi: Bu, fiilen bir “ikincil yaptırım” tehdididir. “Ya bizimlesin ya da Rusya’yla ticaret yapmanın bedelini ödersin” denmektedir. Bu, özellikle Çin ve Hindistan gibi dev ekonomileri son derece zor bir seçime zorlar.
-
Petrol Piyasasında Kaos Riski: Eğer bu tehditler hayata geçerse, küresel petrol piyasası ikiye bölünebilir: Batı’nın ticaret yaptığı “temiz” petrol ve Rusya ile ticaret yapanların “kirli” petrolü. Çin ve Hindistan’ın Rus petrolü alımını azaltması, bu ülkelerin ihtiyacını karşılamak için diğer üreticilere (Orta Doğu, ABD vb.) yönelmesine neden olur. Bu durum, Brent petrol fiyatları üzerinde muazzam bir yukarı yönlü baskı yaratır.
-
Küresel Enflasyon ve Ticaret Savaşı Tırmanışı: Yükselen petrol fiyatları, tüm dünyada yeni bir enflasyon dalgasını tetikler. Ayrıca, Batı’nın Çin ve Hindistan’a tarife uygulaması, bu ülkelerin de misilleme yapacağı topyekûn bir küresel ticaret savaşına yol açma riski taşır. Bu, küresel ekonomi için bir “kıyamet senaryosudur.”
-
Trump’ın Stratejisi: Trump’ın bu kadar agresif bir vergi oranını masaya getirmesi, onun maksimalist pazarlık taktiğinin bir parçası. Amacı, Çin ve Hindistan’ı korkutarak onları gönüllü olarak Rus petrolü alımını azaltmaya ikna etmektir.
Sonuç olarak, G7’nin bu hamlesi, Rusya’yı ekonomik olarak daha da sıkıştırmayı hedeflerken, aynı zamanda küresel petrol piyasalarını ve dünya ticaretini ateşe atma riski taşıyan, son derece yüksek riskli bir oyundur. Piyasalar, Washington’daki IMF-Dünya Bankası toplantılarından bu konuda çıkacak somut kararları ve Çin ile Hindistan’ın bu baskıya nasıl yanıt vereceğini nefesini tutarak bekleyecektir.