Rusya Dışişleri Bakanı, Moskova’nın bazı konularda esneklik göstermeye hazır olduğunu ancak Ukrayna liderinin Washington’da sunulan ve NATO üyeliğinden vazgeçmeyi de içeren önerileri reddettiğini iddia etti. Bu durum, barış görüşmelerinin önündeki en büyük engelin Kiev olduğu mesajını verdi.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, ABD’li televizyon kanalı NBC News’e verdiği röportajda, Ukrayna barış görüşmelerinin seyrine ilişkin çarpıcı iddialarda bulundu. Lavrov, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’nin, ABD Başkanı Donald Trump tarafından Washington’da sunulan çözüm önerilerinin tamamını reddettiğini, buna karşın Rusya’nın bazı maddelerde esneklik göstermeyi kabul ettiğini öne sürdü.
Lavrov’un Açıklamalarından Satır Başları
| Konu | Lavrov’un İddiası |
| Putin-Zelenskiy Zirvesi | “Gündem hazır olduğunda Putin görüşmeye hazır, ancak gündem hiç hazır değil.” |
| Görüşmeleri Engelleyen Taraf | Lavrov’a göre barış anlaşmasına doğru ilerlemeyi Ukrayna engelliyor. |
| Trump’ın Önerileri | Lavrov, Trump’ın Alaska zirvesi sonrası sunduğu bazı maddeleri Rusya’nın kabul ettiğini ve esneklik gösterdiğini belirtti. |
| Zelenskiy’nin Tutumu | “Zelenskiy her şeye ‘hayır’ dedi. Hatta Rus dilini yasaklayan mevzuatın iptaline bile ‘hayır’ dedi.” |
| Reddedilen Maddeler | İddiaya göre Zelenskiy, Ukrayna’nın NATO üyeliğinden vazgeçmesi ve toprak meselelerinin tartışılması gibi ilkeleri reddetti. |
“Barışı Engelleyen Taraf Ukrayna”
Lavrov, röportajında barışın önündeki engelin Moskova değil, Kiev olduğunu savundu. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in, bir zirve gündemi üzerinde anlaşma sağlanması halinde Zelenskiy ile görüşmeye hazır olduğunu defalarca belirttiğini, ancak bu gündemin bir türlü oluşturulamadığını ifade etti.
“Biz Esneklik Gösterdik, Zelenskiy Reddetti”
Lavrov, en çarpıcı iddiasını ise ABD Başkanı Trump’ın arabuluculuk çabaları üzerinden dile getirdi. Putin ile Trump arasında Alaska’da yapılan görüşmenin ardından Trump’ın ortaya bazı çözüm maddeleri koyduğunu belirten Lavrov, “Başkan Trump, Anchorage’dan sonra bizim de paylaştığımız birkaç madde önerdi ve bunların bazılarında esneklik göstermeyi kabul ettik,” dedi.
Lavrov, bu maddelerin Washington’da Trump, Zelenskiy ve Avrupalı liderlerin katıldığı toplantıda masaya getirildiğini ancak Ukrayna liderinin her şeye “hayır” yanıtını verdiğini iddia etti. Lavrov’a göre Zelenskiy, Ukrayna’nın NATO üyeliğinden feragat etmesi, toprak meselelerinin müzakere edilmesi ve hatta ülkede Rus diline yönelik yasakların kaldırılması gibi önerileri dahi geri çevirdi.
Finans Hattı Yorumu:
Sergey Lavrov’un bu açıklamaları, basit bir röportajdan çok, ustaca kurgulanmış bir diplomatik ve psikolojik hamle niteliği taşıyor. Bu, Rusya’nın küresel kamuoyuna yönelik “Biz barışa hazırız ama Ukrayna ve arkasındaki Batı uzlaşmaz” mesajını verme stratejisinin bir parçası.
Bu açıklamaların zamanlaması manidar. Özellikle ABD Başkanı Trump’ın arabuluculuk çabalarına atıf yapılması, Batı ittifakı içinde (özellikle ABD ve Avrupalı müttefikler arasında) Ukrayna’ya verilecek desteğin niteliği ve barışın koşulları konusunda bir görüş ayrılığı yaratma amacı taşıyor olabilir.
Finansal piyasalar için bu tür açıklamalar “jeopolitik gürültü” yaratır. Bir yandan barış ihtimaline dair bir kapı aralanmış gibi görünse de, diğer yandan taraflar arasındaki derin güvensizliği ve uzlaşmazlığı teyit eder.
-
Olumlu Yönü: Rusya’nın “esneklik” kelimesini kullanması ve müzakereye açık olduğu mesajını vermesi, en kötü senaryonun (savaşın topyekûn tırmanması) masadan kalktığına dair bir umut ışığı yakabilir.
-
Olumsuz Yönü: Lavrov’un iddiaları, barışın hala ne kadar uzak olduğunu ve tarafların en temel konularda bile (NATO, toprak bütünlüğü) ne kadar zıt kutuplarda bulunduğunu gösteriyor.
Sonuç olarak, piyasalar bu açıklamayı temkinli bir şekilde not alacaktır. Ancak somut bir ateşkes veya anlaşma haberi gelmediği sürece, bu tür diplomatik manevraların piyasalar üzerindeki etkisi sınırlı ve geçici olmaya devam edecektir. Savaşın yarattığı belirsizlik, enerji ve emtia fiyatları başta olmak üzere küresel ekonomi için bir risk unsuru olmayı sürdürecek.
