MEB’den Eğitimde Yapısal Devrim: Akşam Liseleri Kapanıyor, “Çocuk Oyun Evi” Modeli Geliyor
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), milyonlarca öğrenciyi ve veliyi doğrudan ilgilendiren, özel öğretim kurumlarının işleyişini kökten değiştiren bir dizi kritik düzenlemeyi hayata geçirdi. Resmi Gazete’de yayımlanan yeni yönetmelikle, özel okul ücret artışlarına yeni bir tavan formülü getirilirken, akşam liselerinin kademeli olarak kapatılması ve “Çocuk Etkinlik ve Oyun Evi” adında yeni bir kurum türünün oluşturulması gibi yapısal adımlar da atıldı.
Özel Okul Ücretleri Artık Bu Formülle Hesaplanacak
Yeni düzenlemenin en çok merak edilen kısmı olan özel okul ara sınıf zam oranları için formül netleştirildi. Buna göre, bir özel okul, ara sınıflarına yapacağı zammı belirlerken;
[(Bir önceki yılın Aralık ayı Yİ-ÜFE + Bir önceki yılın Aralık ayı TÜFE) / 2] x 1,05
formülünü kullanacak. Yani, aralık ayındaki ÜFE-TÜFE ortalamasına ek olarak, en fazla %5‘lik bir artış yapabilecek.
Ayrıca, kademe başlangıçlarında (1., 5. ve 9. sınıflar) fahiş fiyat artışlarını engellemek için, bu sınıfların ücretlerinin de bir önceki yılın aynı sınıf düzeyi için ilan edilen ücrete bu formülün uygulanmasıyla belirlenmesi kuralı getirildi.
Eğitimde Yeni Bir Dönem: Akşam Liselerine Veda, Oyun Evlerine Merhaba
Yönetmelik, eğitim sisteminde de önemli yapısal değişiklikler içeriyor:
-
Akşam Liseleri Kapanıyor: Bu okullar, 2026-2027 öğretim yılından itibaren 9. sınıflara öğrenci almayacak ve kademeli olarak kapatılacak.
-
“Çocuk Etkinlik ve Oyun Evi” Geliyor: 25-72 ay yaş grubundaki çocuklara yönelik, velilerin çocuklarını kısmi süreli bırakabileceği, oyun ve sosyalleşme odaklı yeni bir kurum türü oluşturuldu.
-
Ortaokul Yatılılığı Sona Erdi: Kamu yararına çalışan dernek ve vakıfların okulları hariç, özel ortaokullarda yatılılık hizmeti sona erdirildi.
-
Okul Öncesine Kayıt Yaşı Düştü: Okul öncesi eğitime kayıt yaşı, çocuğun 24. ayını tamamladığı aydan itibaren mümkün olacak.
Finans Hattı Yorum:
Milli Eğitim Bakanlığı’nın bu yeni yönetmeliği, sadece eğitim sistemini değil, aynı zamanda hanehalkı bütçelerini, özel sektör yatırımlarını ve sosyal dinamikleri de derinden etkileyecek, çok katmanlı bir düzenlemedir.
1. Veliler İçin “Öngörülebilirlik”, Okullar İçin “Maliyet Baskısı”:
Yeni ücret formülü, veliler için en önemli kazanım olan “öngörülebilirliği” sağlıyor. Artık bir veli, çocuğunun bir sonraki yılki okul ücretinin yaklaşık olarak ne kadar artacağını yılın başında tahmin edebilir. Ancak madalyonun diğer yüzünde, özel okullar için bu durum ciddi bir maliyet baskısı yaratabilir. Özellikle asgari ücret artışlarının ve diğer maliyetlerin (enerji, kira vb.) formüldeki artış oranının çok üzerinde gerçekleştiği yıllarda, okulların kâr marjları ciddi şekilde eriyebilir. Bu durum, Borsa İstanbul’da işlem gören Doğa Koleji (DOGA), Bahçeşehir Koleji (BK) gibi özel okul zincirlerinin finansal performansı için de kritik bir değişken olacaktır.
2. Yeni Bir Pazar Doğuyor: “Çocuk Etkinlik ve Oyun Evleri”
Bu yeni kurum türünün yaratılması, özellikle çalışan anneler ve büyük şehirlerde yaşayan aileler için önemli bir ihtiyaca yanıt verirken, aynı zamanda eğitim sektöründe yeni bir yatırım ve girişimcilik alanı yaratıyor. Kreş veya anaokulu gibi tam zamanlı olmayan, daha esnek ve daha uygun maliyetli bu model, hem eğitim girişimcileri hem de bu alana hizmet sunan eğitim materyalleri, oyuncak ve gıda sektörleri için yeni bir pazar potansiyeli taşıyor.
3. Yapısal Değişimlerin Sosyo-Ekonomik Etkileri:
-
Akşam Liselerinin Kapatılması: Bu karar, örgün eğitim dışına çıkmış öğrenciler için önemli bir “ikinci şans” kapısını kapatıyor. Bu öğrencilerin eğitim hayatına devam edebilmesi için alternatif modellerin (açık lise, mesleki eğitim merkezleri vb.) güçlendirilmesi gerekecektir.
-
Okul Öncesi Kayıt Yaşının Düşürülmesi: 24 aylık çocukların da okul öncesi eğitime dahil edilmesi, hem çocukların erken yaşta sosyalleşmesi ve gelişimi için pozitif bir adımdır hem de çalışan annelerin iş hayatına daha erken dönmesini sağlayarak kadın istihdamını destekleyecek önemli bir sosyal politikadır.
Bu yönetmelik, eğitimde “kalite” ve “erişilebilirlik” dengesini kurma yolunda atılmış önemli bir adım olarak görülse de, özellikle özel okulların finansal sürdürülebilirliği ve akşam liselerinden doğacak boşluğun nasıl doldurulacağı gibi konularda yeni tartışmaları da beraberinde getirecektir.