Banka, Artan Kredi Büyümesi ve “Dengeli Büyüme Patikası”na İşaret Etti
Rusya Merkez Bankası (CBR), bugün gerçekleştirdiği kritik para politikası toplantısında, piyasa beklentilerinin aksine daha “temkinli” bir adım atarak politika faizini 100 baz puan indirimle %18,00’den %17,00’ye çekti. Piyasaların genel beklentisi, bankanın gevşeme döngüsünü 200 baz puanlık daha agresif bir adımla sürdüreceği yönündeydi.
CBR’den yapılan açıklamada, bu “ölçülü” indirime rağmen, nihai hedefin enflasyonu 2026 yılında %4 hedefine geri döndürmek için gerekli sıkı parasal koşulları sürdürmek olduğu vurgulandı. Banka, bu kararı alırken, Rus ekonomisinin “dengeli büyüme patikasına” geri dönmesi ve son aylarda kredi büyümesinde gözlenen hızlanma gibi faktörleri dikkate aldığını belirtti.
Karar Metninden Öne Çıkanlar: Ekonomi Dirençli, Krediler Hızlanıyor
Rusya Merkez Bankası, kararının arkasındaki ekonomik tabloyu detaylı bir şekilde analiz etti:
-
Ekonomik Aktivite: Üçüncü çeyrekte genel bir yavaşlama olsa da, büyüme hızının hala pozitif kaldığı belirtildi.
-
İç Talep Güçlü: Artan hanehalkı gelirleri ve bütçe harcamaları, iç talebi ve tüketici aktivitesini desteklemeye devam ediyor.
-
İşgücü Piyasası Sıkı: İşsizlik rekor düşük seviyelerde seyrederken, ücret artış hızları hala işgücü verimliliğinin üzerinde.
-
Kredi Piyasası Canlanıyor: En kritik sinyal buradan geldi. Banka, son aylarda kurumsal kredi portföyünün “önemli ölçüde hızlandığını” ve perakende kredilerde de bir toparlanma gözlendiğini belirtti.
Banka, 2025 yılı için genel talep büyümesinin, daha önce tahmin edilen %7-%10 aralığının üst sınırına daha yakın olmasının muhtemel olduğunu da sözlerine ekledi.
Finans Hattı Yorum:
Rusya Merkez Bankası’nın 100 baz puanlık bu “sürpriz” kararı, Batı’daki merkez bankalarının aksine, bambaşka dinamikler ve önceliklerle hareket ettiğini bir kez daha gösteriyor.
1. “Beklentinin Altında” İndirim Neden “Şahin” Bir Sinyaldir?: Piyasa 200 baz puan beklerken 100 baz puanlık bir indirim gelmesi, bankanın “şahin” yani sıkı para politikası yanlısı bir duruş sergilediğinin en net işaretidir. Merkez Bankası bu kararla piyasalara şu mesajı veriyor: “Evet, faiz indirim döngüsündeyiz, ancak ekonomimiz hala güçlü, iç talep canlı ve en önemlisi kredi büyümesi hızlanıyor. Enflasyonist risklerin yeniden canlanmasına izin vermemek için gevşeme adımlarımızı daha yavaş ve daha temkinli atacağız.”
2. Odak Noktası “Kredi Büyümesi”: Karar metnindeki en kritik ifade, kurumsal kredi büyümesinin “önemli ölçüde hızlandığı” tespitidir. Bir merkez bankası için aşırı hızlı kredi büyümesi, gelecekteki enflasyonist baskılar ve finansal istikrarsızlık için bir “erken uyarı” sinyalidir. CBR, bu sinyali erken görerek, daha agresif bir faiz indirimiyle bu ateşi daha da körüklemek istememiştir. Bu, bankanın ne kadar proaktif ve veri odaklı hareket ettiğini gösteriyor.
3. “Dengeli Büyüme” Vurgusu: Açıklamada, Rus ekonomisinin “dengeli büyüme patikasından yukarı yönlü saptığı” ifadesi de önemlidir. Bu, ekonominin potansiyelinin üzerinde ısındığı ve bu durumun enflasyonist bir risk yarattığına dair bir itiraftır. 100 baz puanlık indirim, ekonomiyi bu “dengeli” patikaya geri döndürmeyi amaçlayan bir “ince ayar” hamlesidir.
4. Piyasalar İçin Anlamı:
-
Rus Rublesi (RUB): Beklenenden daha şahin bir karar, genellikle o ülkenin para birimini destekler. Bu karar, Rus Rublesi üzerinde kısa vadeli bir güçlendirici etki yaratabilir.
-
Rus Borsası (MOEX): Faiz indiriminin beklenenden daha az olması, borçlanma maliyetlerinin daha yavaş düşeceği anlamına geldiği için hisse senedi piyasası için bir miktar negatif olabilir.
-
Küresel Enerji Piyasaları: Güçlü bir Rus ekonomisi ve canlı iç talep, Rusya’nın kendi iç tüketimi için daha fazla enerjiye ihtiyaç duyacağı anlamına gelir. Bu durum, Rusya’nın petrol ihracat kapasitesini bir miktar sınırlayarak, küresel petrol fiyatları için dolaylı bir destekleyici unsur olabilir.
Sonuç olarak, Rusya Merkez Bankası, Batılı emsallerinin resesyon endişeleriyle boğuştuğu bir dönemde, “aşırı ısınma” ve “hızlı kredi büyümesi” gibi farklı sorunlarla mücadele ettiğini ve para politikasını bu yerel dinamiklere göre şekillendirdiğini net bir şekilde ortaya koymuştur.