Boeing’den alınacak 225 yeni nesil uçakla operasyonel verimliliğin artırılması ve yıllık %6 büyüme hedefleniyor. Bu hamle, Türkiye’nin turizm sektörünü güçlendirme ve İstanbul’u bir mega hub yapma stratejisini de destekleyecek.
Türk Hava Yolları (THY), filosunu geleceğe taşıyacak ve şirketin küresel havacılık arenasındaki konumunu perçinleyecek devasa uçak siparişinin stratejik detaylarını kamuoyuyla paylaştı. THY Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bolat, Boeing ile yapılan anlaşmanın, şirketin 2033 yılında 800 uçaklık bir filoya ulaşma vizyonunun en önemli bileşenlerinden biri olduğunu vurguladı.
Dev Siparişin Stratejik Hedefleri
| Kategori | Hedef / Detay |
| Ana Vizyon | 2033’te 800 Uçaklık Filo |
| Toplam Potansiyel Sipariş | 225 Uçak (150 Kesin + 75 Opsiyon) |
| Uçak Tipleri | B787 Dreamliner (Geniş Gövde), B737 MAX (Dar Gövde) |
| Filo Modernizasyonu | 2035’te filonun %100’ünün yeni nesil uçaklardan oluşması |
| Operasyonel Hedef | Yıllık ortalama %6 büyüme ve operasyonel verimlilik artışı |
| Ekonomik Katkı | Türkiye’nin turizm sektörünü güçlendirmek, İstanbul’u kargo ve yolcu merkezi yapmak |
THY, büyüme hedefleri doğrultusunda Boeing ile vardığı anlaşma kapsamında, 50’si kesin 25’i opsiyon olmak üzere toplam 75 adet geniş gövdeli B787 Dreamliner ve 100’ü kesin 50’si opsiyon olmak üzere toplam 150 adet dar gövdeli B737 MAX uçağını filosuna katacak.
Bolat: “İnovasyon ve Mükemmeliyete Bağlılığımızın Yansıması”
THY Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bolat, anlaşmanın sadece bir filo genişletme hamlesi olarak görülmemesi gerektiğini belirtti. Bolat, “Bu anlaşma sektördeki öncü pozisyonumuzun itici gücü olan inovasyon ve operasyonel mükemmeliyete bağlılığımızın da bir yansıması olarak değerlendirilmeli. Yeni nesil Boeing uçaklarının filomuza katılması, 800 uçaklık filoya ulaşmayı hedefleyen 2033 vizyonumuzun hiç şüphesiz önemli bileşenlerinden biri olacak,” dedi.
Bolat ayrıca, bu yeni nesil uçaklarla Türkiye’nin turizm sektörünü güçlendirmeye devam edeceklerini ve ülkenin havacılık ekosisteminin gelişimini desteklemeyi sürdüreceklerini kaydetti.
Boeing Ticari Uçaklar Başkanı ve CEO’su Stephanie Pope ise, “Türkiye ve Türk havacılık sektörünün 80 yıllık gururlu bir ortağı olarak Türk Hava Yolları’nın operasyonlarını genişletmesine destek vermekten mutluyuz,” ifadelerini kullandı.
Dreamliner’lar Uzun Menzili, MAX’ler Kısa Menzili Güçlendirecek
Yeni 787 Dreamliner uçakları, %25’e varan yakıt verimliliği avantajıyla THY’nin operasyonel maliyetlerini düşürürken, özellikle ABD, Afrika, Güneydoğu Asya ve Orta Doğu gibi uzun menzilli hatlardaki yoğun talebi karşılamada kilit rol oynayacak.
Boeing 737 MAX uçakları ise kısa ve orta menzilli hatlarda verimliliği ve esnekliği artırarak, İstanbul’un hem yolcu hem de kargo taşımacılığında stratejik bir merkez olma konumunu daha da pekiştirecek.
Finans Hattı Yorumu:
Ahmet Bolat’ın açıklamaları, bu devasa siparişin arkasındaki stratejik aklı ve uzun vadeli vizyonu net bir şekilde ortaya koyuyor. Bu, anlık bir karar değil, 10 yıllık bir projeksiyonun ve küresel havacılık pazarındaki liderlik hedefinin bir sonucudur.
-
“800 Uçaklık Filo” = Mega Taşıyıcı Ligi: 800 uçaklık bir filo hedefi, THY’yi Emirates, Qatar Airways ve United, Delta gibi Amerikan devlerinin yer aldığı “mega taşıyıcı” ligine kalıcı olarak sokar. Bu, sadece daha fazla yolcu taşımak değil, aynı zamanda küresel uçuş ağında ve fiyatlandırmada oyun kurucu olmak anlamına gelir.
-
%100 Yeni Nesil Filo = Verimlilik ve Sürdürülebilirlik: 2035’te filonun tamamının yeni nesil uçaklardan oluşması hedefi, THY’nin gelecekteki kârlılığının en büyük güvencesidir. Yeni nesil uçaklar, daha az yakıt tüketir, daha az bakım gerektirir ve daha az karbon emisyonu üretir. Bu, hem maliyetleri düşürür (yakıt ve bakım) hem de şirketin giderek daha önemli hale gelen sürdürülebilirlik (ESG) karnesini iyileştirir. Bu durum, “yeşil finansman” kaynaklarına erişimi de kolaylaştırır.
-
Turizm ve Kargo Sinerjisi: Bolat’ın “Türkiye’nin turizm sektörünü güçlendirme” ve “İstanbul’u kargo merkezi yapma” vurgusu, bu yatırımın sadece THY’nin değil, Türkiye ekonomisinin genel büyüme stratejisinin bir parçası olduğunu gösteriyor. Gelen her yeni turist ve taşınan her ek ton kargo, ülke için doğrudan döviz girdisi demektir.
Bu sipariş, THY’nin önümüzdeki on yıl boyunca istikrarlı bir büyüme patikasına girdiğinin en somut kanıtıdır. Bu vizyonun başarılı bir şekilde hayata geçirilmesi, THY’yi (THYAO) küresel havacılık sektörünün en değerli ve en güçlü markalarından biri haline getirme potansiyeli taşıyor. Piyasalar, bu uzun vadeli ve sağlam büyüme hikayesini pozitif fiyatlamaya devam edecektir.
