“Amerika’yı Kripto ile Yeniden Büyük Yapma” Vaadiyle Kurulan Şirket, Ailenin Servetini Katladı
ABD Başkanı Donald Trump ve ailesi, kripto para dünyasında bugüne kadarki en sansasyonel ve en kazançlı girişimlerden birine imza attı. The Wall Street Journal’ın haberine göre, Trump ailesinin kurucusu olduğu World Liberty Financial adlı kripto girişiminin WLFI adlı yeni dijital para birimini piyasaya sürmesinin ardından, ailenin elindeki token’ların değeri kağıt üzerinde 6 milyar dolara ulaştı.
Trump ailesi, Pazartesi günü WLFI token’ını, geleneksel piyasalardaki “ilk halka arzın” (IPO) kripto dünyasındaki karşılığı olan bir yöntemle ticarete açtı. Bu tarihe kadar, özel satışlar yoluyla bu token’ı alan yatırımcılar, varlıklarını ikincil bir piyasada alıp satamıyordu. Ticarete açılmasıyla birlikte, token’a gerçek bir piyasa değeri biçilmiş oldu.
Habere göre, Trump ailesi şu anda dolaşımdaki tüm WLFI token’larının yaklaşık dörtte birini elinde tutuyor. Şirketin kurucu ortakları arasında Başkan Trump’ın üç oğlu Donald Trump Jr., Eric Trump ve Barron Trump yer alırken, Başkan Trump’ın kendisi ise “Kurucu Ortak Emeritus” (Fahri Kurucu Ortak) unvanını taşıyor.
World Liberty Financial, kurucuların ve ekip üyelerinin elindeki token’ların “kilitli” olduğunu ve hemen satılamayacağını belirtse de, bu durum varlıklarının piyasa değerini görmelerini ve kağıt üzerinde devasa bir servet artışı elde etmelerini engellemedi.
Trump ve oğulları, geçen yılki başkanlık seçimleri sırasında kurdukları World Liberty Financial’ı, “Amerika’yı bu kez kripto ile Yeniden Büyük Yapma” vaadiyle tanıtmışlardı.
Finans Hattı Yorum:
Bu gelişme, siyaset, finans ve teknolojinin ne kadar iç içe geçtiği ve ne kadar tehlikeli bir kesişim kümesi oluşturabileceği konusunda ders niteliğindedir. Bu olayın birden fazla katmanı bulunmaktadır.
1. Çıkar Çatışmasının Zirvesi: Görevdeki bir başkanın ve ailesinin, doğrudan kendi regülasyonlarına tabi olan bir finansal alanda, milyarlarca dolarlık kişisel servet yaratacak bir girişimde bulunması, tarihte eşi benzeri görülmemiş bir çıkar çatışmasıdır. Bu durum, gelecekte Trump yönetiminin kripto para piyasalarına yönelik alacağı her türlü düzenleyici kararın (vergilendirme, yasal çerçeve, denetim vb.) arkasında kişisel bir finansal motivasyon olup olmadığı sorusunu gündeme getirecektir. Bu, piyasanın adil ve şeffaf işleyişine olan güveni temelden sarsan bir durumdur.
2. Siyasi Gücün Finansal Silah Olarak Kullanılması: Trump’ın siyasi markası ve “MAGA” (Make America Great Again) hareketi, WLFI token’ının pazarlanmasında en önemli araç olarak kullanılmıştır. Destekçilerine “hem davaya destek olma hem de para kazanma” vaadi sunan bu model, siyasi popülaritenin nasıl doğrudan finansal bir kazanca dönüştürülebileceğinin en çarpıcı örneğidir.
3. Kripto Piyasasının “Vahşi Batı” Doğası: Bu olay, kripto para piyasasının hala ne kadar regülasyondan uzak ve manipülasyona açık bir “Vahşi Batı” olduğunu bir kez daha göstermektedir. Geleneksel piyasalarda, bir şirketin halka arzı öncesi ve sonrası uyulması gereken yüzlerce kural ve şeffaflık yükümlülüğü varken, kripto dünyasında bir projenin “hype” (heyecan dalgası) yaratarak milyarlarca dolarlık bir değere ulaşması mümkün olabilmektedir.
4. “Kilitli Token” Aldatmacası: Şirketin, kurucu token’larının “kilitli” olduğunu söylemesi, genellikle bu tür projelerde yatırımcı güvenini sağlamak için kullanılan standart bir taktiktir. Ancak önemli olan, bu kilidin ne kadar süre devam edeceği ve kilit açıldıktan sonra ne olacağıdır. Genellikle, kurucular kilit süresi bittiğinde ellerindeki devasa miktardaki token’ları piyasaya satarak fiyatın çakılmasına neden olabilirler. Bu durum, küçük yatırımcılar için en büyük risklerden biridir.
Sonuç olarak, WLFI olayı, kripto para piyasalarının geleceği ve bu alanın nasıl düzenlenmesi gerektiği konusunda regülatörler ve yasa yapıcılar için acil bir uyandırma servisi niteliğindedir. Bu, finansal bir yenilikten çok, siyasi gücün finansal kazanç için nasıl kullanılabileceğine dair endişe verici bir emsal teşkil etmektedir.