Ulaştırma Bakanı, Hükümet Kapanışı Nedeniyle Havacılıkta Risklerin Arttığını ve Önemli Gecikmeler Yaşandığını Kabul Etti
ABD’de devam eden hükümet kapanışının etkileri derinleşirken, Trump yönetiminden krizi farklı bir boyuta taşıyan son derece sert bir uyarı geldi. Ulaştırma Bakanı Sean Duffy, Pazartesi günü yaptığı açıklamada, hükümet kapanışının güvensiz seyahat koşulları yarattığının tespit edilmesi halinde, yönetimin tüm ABD havacılık sistemini kapatacağını belirtti.
CNBC’ye konuşan Bakan Duffy, yönetimin bu konuda taviz vermeyeceğinin altını çizerek şunları söyledi: “Eğer güvensiz olduğunu düşünürsek… tüm hava sahasını kapatacağız. İnsanların seyahat etmesine izin vermeyeceğiz.” Duffy, henüz bu noktada olmadıklarını ancak sistemde halihazırda “önemli gecikmeler” yaşandığını da sözlerine ekledi.
Ulaştırma Bakanı, kapanış süresince güvenlik endişelerinin arttığını da açıkça kabul ederek, “kesinlikle mevcut durumda daha fazla risk var” ifadesini kullandı.
Finans Hattı Yorumu: Ulaştırma Bakanı Sean Duffy’nin bu açıklaması, ABD’deki hükümet kapanışı krizinde siyasi restleşmenin en üst noktaya tırmandığını gösteriyor. Bu, sadece bir hizmet aksaklığı uyarısı değil, ülkenin can damarlarından biri olan hava yolu ulaşımını tamamen durdurma tehdididir ve eşi benzeri görülmemiş bir adımdır. Bu tehdit, krizi Washington’daki siyasi bir çekişme olmaktan çıkarıp, her bir Amerikalı vatandaşın hayatını, işini ve seyahat planlarını doğrudan etkileyen somut bir ulusal güvenlik ve ekonomi krizine dönüştürme potansiyeli taşıyor.
Bakanın “kesinlikle mevcut durumda daha fazla risk var” ifadesi, aslında bir itiraf niteliğindedir. Bu, Hava Trafik Kontrolörleri, TSA güvenlik görevlileri ve teknik denetmenler gibi kritik personelin eksik veya zorunlu olarak ücretsiz çalışmasının, dünyanın en yoğun hava sahasında güvenlik standartlarını aşındırmaya başladığının resmi ağızdan teyididir. Yönetimin bu hamlesi, şüphesiz Kongre üzerindeki baskıyı artırmak için atılmış bir adımdır. Birkaç saatlik bir hava sahası kapatmanın bile yaratacağı kaos ve milyarlarca dolarlık ekonomik zarar düşünüldüğünde, bu tehdidin ciddiyeti daha iyi anlaşılmaktadır. Bu açıklama, siyasi çıkmazların kamu hizmetlerini ve güvenliğini ne denli tehlikeli bir noktaya getirebileceğinin en çarpıcı örneği olarak kayıtlara geçmiştir. Piyasalar ve kamuoyu, bu yüksek riskli siyasi pokerin nasıl sonuçlanacağını nefesini tutarak izleyecektir.
							
