İlk Günkü Fiyatlar Yüksek: Hamsi 300, Sardalya 400 TL’den Satışa Çıktı, Balıkçılar “Fiyatlar Düşecek” Dedi
Denizlerde 1 Eylül itibarıyla av yasağının sona ermesiyle birlikte “Vira Bismillah” diyerek denize açılan balıkçıların ağları dolmaya başladı. Gece boyunca avlanan teknelerin yakaladığı sezonun ilk balıkları, sabah saatlerinde halleri ve ardından pazar tezgahlarını şenlendirdi. Vatandaşlar taze balığa yoğun ilgi gösterirken, balıkçılar bu yıl “palamut” yerine “hamsi” ve “sardalya” bolluğu beklediklerini ifade etti.
Edirne Balık Pazarı’nda sezonun ilk gününde tezgahlar hamsi, istavrit ve sardalya gibi balıklarla doldu. Balıkçı esnafı, sezona heyecanlı ve umutlu bir başlangıç yaptıklarını, satışların iyi gittiğini belirtti.
İlk Gün Fiyatları Cep Yakıyor, Ancak Düşüş Beklentisi Hakim
Sezonun ilk günü olması ve arzın henüz tam olarak oturmaması nedeniyle fiyatlar yüksek bir seviyeden açıldı. Edirne’deki tezgahlarda ortalama fiyatlar şöyle şekillendi:
-
Hamsi: 300 TL/kg
-
Sardalya: 400 TL/kg
-
Çipura: 600 TL/kg
-
Mezgit: 650 TL/kg
-
Levrek: 500 TL/kg
Balıkçı esnafından Yusuf Çimen, fiyatların şu an için makul olduğunu ancak ilerleyen günlerde balık bolluğunun artmasıyla birlikte fiyatların daha da düşeceğini öngördüklerini belirterek, “Bu yıl vatandaş bolca balık yiyecek,” dedi.
Pazara gelen vatandaşlar da sezonun ilk taze balıklarını almak için tezgahlara ilgi gösterdi. Tüketiciler, denizlerin soğumasıyla birlikte özellikle hamsi ve istavritin daha da bollaşacağı ve fiyatların daha erişilebilir seviyelere ineceği beklentisi içinde.
Finans Hattı Yorum:
Balık sezonunun açılışı, sadece sofraları değil, aynı zamanda ekonominin mikro dinamiklerini ve özellikle gıda enflasyonunu doğrudan etkileyen önemli bir olaydır.
1. Gıda Enflasyonu İçin “Umut” Işığı: Kırmızı et ve tavuk fiyatlarının rekor seviyelerde seyrettiği bir dönemde, denizlerden gelecek bol ve ucuz balık, hanehalkı için en önemli alternatif protein kaynağıdır. Balık fiyatlarının önümüzdeki haftalarda düşüşe geçmesi, milyonlarca ailenin mutfak bütçesini bir miktar rahatlatabilir ve gıda enflasyonu sepeti üzerinde aşağı yönlü bir baskı oluşturabilir. Bu nedenle, balık avı sezonunun verimliliği, Merkez Bankası’nın bile yakından izlediği bir göstergedir.
2. Arz-Talep Dengesi ve Fiyatlama: Sezonun ilk günündeki yüksek fiyatlar, klasik bir arz-talep dinamiğini yansıtıyor. Yasak sonrası ilk gün, arz sınırlı, talep ise (özlem nedeniyle) oldukça yüksektir. Önümüzdeki haftalarda daha fazla teknenin denize açılması ve av miktarının artmasıyla birlikte arz yükselecek ve bu da fiyatların doğal olarak gerilemesine neden olacaktır. Balıkçıların “fiyatlar düşecek” öngörüsü bu beklentiye dayanmaktadır.
3. İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Riski: Haberdeki “bu yıl palamut yerini hamsiye bıraktı” detayı, deniz ekosistemindeki değişikliklere ve iklim değişikliğinin balık popülasyonları üzerindeki etkisine işaret eden önemli bir veridir. Deniz suyu sıcaklıklarındaki değişimler, balıkların göç yollarını ve üreme dönemlerini etkileyerek her yıl farklı türlerin bollaşmasına veya azalmasına neden olabiliyor. Bu durum, balıkçılık sektörünün sürdürülebilirliği ve geleceği için en önemli risk faktörlerinden biridir. Sürdürülebilir avlanma politikaları, bu değerli kaynağın gelecek nesillere de aktarılabilmesi için hayati önem taşımaktadır.