ABD’li teknoloji devi, nükleer startup Kairos Power ile güçlerini birleştirdi. İnşaat riskini Google ve Kairos üstlenirken, federal kurum TVA sadece üretilen elektriği satın alacak. Bu model, nükleer santral finansmanında bir devrim olarak görülüyor.
Yapay zekanın (AI) doymak bilmeyen enerji iştahı, teknoloji devlerini radikal çözümlere yönlendiriyor. ABD’li teknoloji devi Google, nükleer enerji startup’ı Kairos Power ve federal hükümete ait Tennessee Vadisi Otoritesi (TVA) ile tarihi bir anlaşmaya imza atarak, 2030 yılına kadar yeni nesil bir nükleer santral kurma kararı aldı. Santralden üretilecek temiz ve kesintisiz elektrik, Google’ın Tennessee ve Alabama’daki devasa veri merkezlerini besleyecek.
Anlaşmanın Künyesi
Kategori | Detay |
Partnerler | Google, Kairos Power, Tennessee Vadisi Otoritesi (TVA) |
Teknoloji | Hermes 2 (Yeni Nesil Sıvı Tuz Soğutmalı Nükleer Reaktör) |
Lokasyon | Oak Ridge, Tennessee |
Amaç | Google’ın yapay zeka ve veri merkezlerine güç sağlamak |
Finansman Modeli | İnşaat riskini özel sektör (Google/Kairos) üstleniyor, alım garantisini kamu (TVA) veriyor |
Kapasite | 50 MW (TVA’nın ilk alım taahhüdü) |
Hedef Tarih | 2030 |
Devrimsel Finansman Modeli: Risk Özel Sektörde, Alım Garantisi Kamuda
Bu anlaşmayı benzerlerinden ayıran en önemli özellik, nükleer santral yapımının en büyük handikabı olan finansal riski yeniden tanımlaması. Anlaşmaya göre:
Google ve Kairos Power, santralin tüm inşaat sürecindeki finansal riskleri üstlenecek.
Federal bir kamu hizmeti kuruluşu olan TVA ise santral faaliyete geçtiğinde, üretilen elektriği satın almayı taahhüt ederek gelir garantisi sağlayacak.
Bu model sayesinde, geleneksel nükleer projelerde olduğu gibi olası maliyet aşımları ve inşaat gecikmeleri vergi mükelleflerine veya elektrik tüketicilerine yansıtılmayacak. TVA, ABD’de gelişmiş bir nükleer santralle bu tür bir satın alma anlaşması imzalayan ilk kamu hizmeti kuruluşu olarak tarihe geçti. TVA CEO’su Don Moul, “Bu model, tüketiciyi ilk maliyet yükünden korurken, inovatif şirketlerin teknolojilerini pazara sunmasını sağlıyor,” dedi.
Yeni Nesil ‘Sıvı Tuz’ Teknolojisi
Projenin kalbinde, Kairos Power tarafından geliştirilen ve soğutucu olarak su yerine “sıvı tuz” kullanan yeni nesil Hermes 2 reaktörü yer alıyor. Kairos CEO’su Mike Laufer’a göre bu teknoloji, hem daha yüksek güvenlik standartları sunuyor hem de maliyetleri önemli ölçüde düşürüyor. Şirketin hedefi, standart bir reaktör tasarımıyla gelecekte çok daha düşük maliyetle seri kurulumlar yaparak nükleer enerjiyi daha uygun fiyatlı hale getirmek.
Google Küresel Veri Merkezleri Enerji Sorumlusu Amanda Peterson Corio ise amaçlarının bu tür yatırımların ticarileşmesine katkı sağlayarak daha büyük projelerin önünü açmak olduğunu belirtti.
Finans Hattı Yorumu:
Bu anlaşma, sadece bir enerji anlaşması değil; teknoloji, enerji ve finans dünyası için bir paradigma kaymasıdır. Bu gelişmenin üç temel devrimsel yönü var:
Büyük Teknoloji’nin Enerji Üreticisine Dönüşümü: Google gibi devlerin, enerji ihtiyacını karşılamak için artık sadece bir “tüketici” olmaktan çıkıp, doğrudan bir “üretim partneri” ve “risk alan yatırımcı” rolüne geçtiğini görüyoruz. Bu, yapay zekanın yarattığı muazzam enerji talebinin, teknoloji şirketlerini kendi kaderlerini tayin etmeye zorladığının en net işareti.
Nükleer Finansmanında Yeni Bir Çağ: Nükleer enerjinin önündeki en büyük engel, milyarlarca dolarlık devasa ön yatırım maliyeti ve inşaat riskleriydi. Bu “risk özel sektörde, alım garantisi kamuda” modeli, bu engeli ortadan kaldıran dâhiyane bir çözüm. Bu model, özel sermayenin nükleer enerjiye akmasının önünü açabilir ve ABD’de ve dünyada nükleer rönesansı tetikleyebilir.
Yapay Zeka ve Nükleerin Mükemmel Evliliği: Yapay zeka, 7/24 kesintisiz ve devasa miktarda temiz enerjiye ihtiyaç duyar. Rüzgar ve güneşin aksine nükleer enerji, tam da bunu sağlar: kesintisiz, karbonsuz ve yoğun baz yük enerjisi. Bu anlaşma, yapay zeka devriminin enerji omurgasının, yeni nesil nükleer santraller olabileceğinin ilk somut kanıtıdır. Bu, gelecekte daha birçok teknoloji ve nükleer enerji şirketinin benzer ortaklıklar kuracağının habercisi olabilir.