Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) Perşembe günü gösterge faiz oranını yaklaşık beş yıl sonra ilk kez düşürmesine kesin gözüyle bakılıyor. Bu hamle, Fed’in ABD borçlanma maliyetlerini düşürme planlarını askıya aldığı ve enflasyonun beklenenden daha inatçı olduğu bir ortamda gerçekleşecek.
ECB’nin bu hafta atması beklenen adım dikkat çekici, zira dünyanın en büyük ekonomisinin merkez bankası olan Fed genellikle faiz döngülerine öncülük eder. Küresel ekonomi pandemiden çıkarken enflasyon yükseldiğinde Fed, Avrupalı politika yapıcıların harekete geçmesinden dört ay önce Mart 2022’de faizleri artırmaya başlamıştı.
Nationwide’ın baş ekonomisti Kathy Bostjancic, “Avrupa Merkez Bankası’nın Fed’in önünde hareket etmesi çok sıra dışı bir durum. Tipik olarak Fed liderdir ve ardından diğer merkez bankaları onu takip eder” dedi.
Finans Hattı Editör Yorumu
ECB’nin faiz indirimi kararı, Euro Bölgesi’nde ekonomik büyümenin yavaşlaması ve enflasyonun hedeflenen seviyelerin altında kalmasıyla bağlantılıdır. Avrupa ekonomisi, son yıllarda çeşitli zorluklarla karşı karşıya kalmış, özellikle COVID-19 pandemisi ve Rusya-Ukrayna savaşı gibi faktörler ekonomik istikrarı olumsuz etkilemiştir. Bu süreçte, tüketici talebi ve iş yatırımları azalmış, işsizlik oranları artmıştır. ECB, faiz indirimi yoluyla kredi maliyetlerini düşürerek ekonomik faaliyetleri canlandırmayı ve enflasyonu hedeflenen seviyelere çekmeyi amaçlamaktadır.
Küresel Ekonomiye Yansımaları
ECB’nin bu hamlesi, küresel ekonomi üzerinde de çeşitli etkiler yaratacaktır. Özellikle gelişmekte olan ülkeler ve Türkiye için çok olumlu olacaktır, Avrupa pazarlarına olan ihracatlarını artırabilir ve yatırım akışlarından faydalanabilir. Bununla birlikte, küresel finansal piyasalar, merkez bankalarının politikalarındaki farklılıklardan kaynaklanan belirsizliklerle karşı karşıya kalabilir. Bu durum, yatırımcıların risk algılarını ve portföy dağılımlarını etkileyebilir.