Beklenti 100 Baz Puan İndirim, Ancak Asıl Belirleyici Karar Metnindeki İfadeler Olacak
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) yarın (23 Ekim 2025) gerçekleştireceği Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısı öncesinde, piyasalarda faiz indirimi beklentisi netleşmiş durumda. Ekonomistlerin ortak tahmini, politika faizinin 100 baz puan düşürülerek yaklaşık %39,50 seviyesine çekileceği yönünde. Ancak bu toplantıyı kritik kılan, indirimin miktarından çok hızı ve karar metninde kullanılacak iletişim dili olacak.
Gevşeme Beklentisini Destekleyen Faktörler
Son dönemde enflasyondaki kademeli gerileme eğilimi ve büyüme verilerindeki yavaşlamaya işaret eden sinyaller, Merkez Bankası’nın parasal gevşeme sürecine devam edeceği beklentisini destekliyor. Ancak TCMB yetkililerinin son dönemde faiz adımlarında temkinli bir yaklaşım benimsediğini ima eden açıklamaları, piyasalarda daha dengeli bir faiz indirim beklentisi yaratmış durumda.
“Mesajın Tonu” Fiyatlamayı Etkileyecek
Bu nedenle yatırımcılar, sadece faiz oranındaki değişiklikten ziyade karar metninde yer alacak yönlendirme ifadelerine odaklanmış durumda.
-
Piyasa katılımcıları, metinde “fiyat istikrarına öncelik verilecek” veya “gerekirse yeniden sıkılaştırma yapılabilir” gibi “şahin” mesajların yer alıp almayacağını yakından izleyecek.
-
Bu tür ifadelerin varlığı veya yokluğu, karar sonrası kur ve tahvil piyasalarının ilk tepkisini doğrudan etkileyebilecek nitelikte görülüyor.
Yıl Sonu Beklentileri ve Olası Etkiler
Piyasalarda yıl sonuna ilişkin medyan politika faizi beklentisi %37,5 civarında şekilleniyor. Bu, piyasanın TCMB’nin yılın kalan aylarında faiz indirim hızını azaltacağı görüşünü benimsediğini gösteriyor.
Diğer yandan, politika faizi ile yaklaşık %32 olan manşet enflasyon arasındaki pozitif reel faiz marjının daralması, faiz indirimlerinin devam etmesi halinde kur piyasası üzerindeki baskıyı artırma potansiyeli taşıyor.
Finans Hattı Yorum: Yarınki PPK toplantısı, TCMB’nin “ince ayar” yapacağı bir toplantı olacak. Piyasalar bir faiz indirimini büyük ölçüde fiyatlamış durumda, bu nedenle asıl sürpriz indirim yapılıp yapılmamasından çok, indirimin boyutu ve karar metninin tonunda ortaya çıkabilir. 100 baz puanlık bir indirim, “beklentiler dahilinde” olarak karşılanabilir ve piyasada büyük bir oynaklığa neden olmayabilir.
Ancak, piyasayı asıl şekillendirecek olan, TCMB’nin gelecek döneme ilişkin vereceği mesajlar. Eğer karar metni, “yapışkan enflasyon” endişelerine vurgu yapar ve gelecekteki indirimlerin daha yavaş ve verilere bağlı olacağının altını net bir şekilde çizerse, bu durum TL varlıklar için pozitif olarak algılanabilir. Bu, TCMB’nin enflasyonla mücadeledeki kararlılığını koruduğu ve aceleci davranmadığı şeklinde yorumlanır.
Tersine, enflasyon endişelerinin geri plana atıldığı ve gevşeme döngüsünün devam edeceğine dair güçlü bir “güvercin” mesaj verilmesi, özellikle kur üzerinde yeni bir baskı dalgası yaratma riski taşır. Dolayısıyla, yarınki karar, sadece bir faiz oran değişikliği değil, aynı zamanda TCMB’nin önümüzdeki 3-6 aylık para politikası yol haritasının ve kredibilitesinin bir testi olacak. Yatırımcıların odak noktası, rakamdan çok satır aralarındaki mesajlar olacaktır.

